ALBAYRAK ''ALLAH BENİM BELAMI VERSİN''

Özgür Kocaeli Gazetesi'ndeki köşesinde kendisine yönelik eleştirileri cevaplayan Albayrak "  Siyasi düşünce veya baskı gibi bir durum yorumlarımda belirleyici oluyorsa, beni etkiliyorsa Allah benim bin türlü belamı versin.  Yönetimden nemalanıyorsam, maddi veya hatırlı bir ilişkim söz konusuyla Allah benim bu dakikada canımı alsın." yazdı...Albayrak yazısının sonunda " Hata yapmışım. Kulüple ilgili sıkıntı yok ama takımın küme düşmesiyle kabak başıma patladı. Yapacak bir şey yok. Faturayı ödemeye hazırım. Kocaelispor camiasından gelecek her türlü eleştiri başımın tacıdır, gerçek taraftar, okurlarım bırak artık yazmayı derse saygıyla karşılarım." dedi Hayrettin Albayrak'ın  bugün köşesinde yayaınlanan "Neden savundum, niçin korudum ?" başlıklı yazısı şöyle  "Beni bilen bilir, bilmeyen kendi gibi bilir. Benim Engin Koyun yönetimine karşı zaafım olduğunu düşünüyor kimileri. Siyasi baskıdan, birilerinin talimatından dolayı Koyun yönetimine eleştirmediğim söyleniyor. Kimileri ise yönetimden nemalandığım iddiasında. ALLAH BELAMI VERSİN Dedim ya, beni tanımıyorlar diye. Siyasi düşünce veya baskı gibi bir durum yorumlarımda belirleyici oluyorsa, beni etkiliyorsa Allah benim bin türlü belamı versin.  Yönetimden nemalanıyorsam, maddi veya hatırlı bir ilişkim söz konusuyla Allah benim bu dakikada canımı alsın. 30 yılı aşkın süredir bu mesleği onurumla şerefimle yapıyorum. Beni ne siyaset ilgilendirir, ne akçeli işler.  Siyasi mesaj veren tek bir yorumum, sosyal medya hesabımda paylaşımım yoktur. İşime hiçbir şekilde siyaseti karıştırmam. İKİ ELİM YAKALARINDA Ayrıca sürekli tekrarlıyorum, bana istediğini yazdırabilecek bir baba yiğit henüz doğmadı, benim kalemini satın alacak para henüz basılmadı. Benim siyasi baskıdan etkilendiğimi veya çıkar için yorum yaptığımı iddia edenleri Allah’a havale ediyorum. Hiç birine hakkımı helal etmiyorum. Ebedi dünyada iki elim yakalarında olacaktır. Ben gazeteciyim, inandığım, doğru bildiğimi yorumluyorum. Hatalarım, eksiklerim elbette oluyor ama kasıtlı olarak birilerini kollamam, hele Kocaelispor’a bilerek zarar vermem asla söz konusu olamaz. "   DOĞRULARI AKTARDIM Evet, Engin Koyun yönetimini sezon boyunca çok savundum. Bakın yazılarıma tamamına yakını mali konularla ilgilidir. Bilgi kirliliği ve algıyla yönetimi yıpratmaya, Kocaelispor’a zarar vermeye dayalı saldırılar karşısında doğruları kamuoyuna aktarmak istedim. Geçmişteki malum başkan gibi kulübün uçuruma sürüklenmesi gibi bir durumun olmadığını anlatmaya çalıştım. Haziran ayında yapılacak kongrede tüm hesaplar ortaya döküldüğünde haklılığım ortaya çıkacaktır, bundan adım kadar eminim. ENGİN KOYUN İTİRAF ETTİ  İşin sportif başarı kısmına gelince. Sezon başı kadro planlamasında hatalar yapıldığını söyledik. Ki, Engin Koyun da bunu itiraf etti, tecrübesizlikten dolayı yanlış yaptıkları vurgusunda bulundu. Transferde hata olur, olmaması mümkün değil. Önemli olan az hata yapmaktı, biz bunu beceremedik. Ancak yok menajerlere dünya kadar para aktarıldı, yok yöneticiler malı götürdü gibi iddiaların gerçek olabileceğini düşünmüyor, buna inanmıyorum. En basitinden Serkan Karaduman ile ilgili takımdaki çoğu futbolcuyu onun getirdiği iddiaları fos çıktı. AKÇAY’IN RAHATSIZLIĞI Yönetim acemiydi; 1. Lig’in zorluğu fazlaydı. Yönetimi ağır geleceğini biliyorduk. Sezon başı benim için en büyük güvence Mustafa Reşit Akçay’dı. Yazdım da bunu. Onun futbol aklıyla doğru işler yapılabilirdi. Ne yazık ki, hesaplarımız alt üst oldu. En kritik süreçte yaklaşık 2 ay virüsle mücadele etti, ölümün eşiğinden döndü.  Yeteri kadar istifa edemedik Akçay’ın futbol aklından. Yardımcısı Turgay Karslı yeterli olamadı. Yönetim kurulunda işi bilen kimse yoktu. Yıllardır bağırıyorum sportif direktörlük müessesesi çalıştırılmalı diye. Dikkate alan olmadı. ATANIMIZ TUTANIMIZ YOKTU  Yabancı transferi için rota Türkiye’deki futbolcular olmalıydı. Bunu birçok kez yazdım ama genelde dışarıdan bilinmeyen isimlere yönelinildi. Geçen sezon şampiyon olan kadronun tamamen dağıtılmış olması yanlıştı, en başta Mesut Özdemir olmak üzere en azından 5-6 isim kalmalıydı. Bunları o günlerde yazdım, haykırdım. Kabul edelim ki, Akçay sonrasındaki teknik direktör tercihlerimiz de hatalıydı. Özellikle Mehmet Altıparmak tam bir hayal kırıklığı oldu. Hepsi bir yana, bir takımın başarısı için olmazsa olmaz atan ve tutandı.   HATALARIN BEDELİNİ ÖDEDİK Dino sakatlandıktan sonra atanımız olmadı, sezon boyunca tutarımız da yoktu. Korcan ile İsmet, al birini vur ötekine. Çok yazdık, haykırdık ama ne sezon başı, ne devre arası takımın en çok ihtiyacı olan 8 numara transferini yapamadık. Bahane değil ama hakem hatalarının canımızı yaktığı maçlar da oldu. VAR sistemi olsaydı en az 7-8 puan fazla alır, ligde kalabilirdik. Sonuçta hatalar zinciri takımı bu noktaya getirdi. Başka bir anlamda yapılan hataların bedelini ödemek zorunda kaldık. NAMUSUM VE ŞEREFİM ÜZERİNE Yazdıklarımın, daha doğrusu yazmadıklarımın takımı düşmeye götürdüğü, dolayısıyla sezon sonu ortaya çıkan tabloda önemli payım olduğunu düşünenler var. İyi niyetli eleştirilere saygım sonsuz. Hatam, eksiğim vardır, başarısızlığın olduğu yerde kentin yerel basını da elbette sorumludur. Evet, yönetimin hatalarına, yanlışlarına karşı sert çıkışlar yapmadım. Bunun altında bir şeyler aramak isteyenler var. Siyasi iradenin direktifleriyle hareket ettiğim, yönetimden nemalandığım için yazamadığımı iddia ediyorlar. Namusum ve şerefim üzerine söylüyorum, asla böyle bir şey yok, olamaz. DÜĞMEYE BASIYORUM Ki, bunları söyleyenlerin gerçek taraftar olmadığından, beni tanımadıklarından eminim. Maksatlarını da biliyorum. Gerçek yüzlerini ortaya koyuyor, nasırlarına basıyorum ya, meydan boş kalsın, istediğimiz gibi at koşturalım diye susturmak, benden kurtulmak istiyorlar. Yıllardır yapıyorlar bunu, üzerimize geliyorlar. Çok salladılar, sarstılar beni ama çok şükür yıkılmadım ayaktayım. 30 yılı aşkın bu meslekteyim, neler yaşadım, neler gördüm. Ben okyanusları geçmişim, derede mi boğulacağım? Ha, sırası gelmişken şunu da söyleyelim, hakaret devaları için düğmeye bastım. Kazanacağım tazminatları garibanlara dağıtacağım. KORUMA İÇGÜDÜSÜ Gelelim asıl meseleye. Şimdi diyeceksiniz ki, biz seni tanırız yönetime karşı bu sezonki kadar mülayim, hoşgörülü olduğunu hiç görmedik. Ne oldu sana, nedendir bu halin? Açıklayalım: Malum sezon başından bu yana sosyal medyada, internet sitelerinde yönetime ağır saldırılar var. Başkan ve yöneticilere demediklerini bırakmadılar. Her türlü hakaret, her türlü itham. Yalanlar üzerine iftiralar. Ne yüzsüzlükleri kaldı, ne hırsızlıkları. Bunların kötü niyetli olduğunu, Kocaelispor’a zarar verme zihniyeti taşıdığını çok iyi biliyordum. Bu durum beni ister istemez geri çekti, koruma içgüdüsüyle hareket etmeye itti, savunan adam konumuna getirdi. OKURLARIMIN TAKDİRİ Allah biliyor benim niyetim şer odaklarına karşı Kocaelispor’u kurumak ve kollamaktı. İşi bilemeseler, arada ellerine yüzlerine bulaştırsalar da iyi niyetle görev yapan bir yönetim vardı. Bir kulüp için olmazsa olmaz, mali disiplin konusuna hassasiyet gösteriyorlar, borç bırakmamaya çalışıyorlardı. İyi olsun istedim, yapıcı olmaya çalıştım. Bu şekilde kulübe bir faydam olur sandım. Ama geldiğimiz durum ortada. Hata yapmışım. Kulüple ilgili sıkıntı yok ama takımın küme düşmesiyle kabak başıma patladı. Yapacak bir şey yok. Faturayı ödemeye hazırım. Kocaelispor camiasından gelecek her türlü eleştiri başımın tacıdır, gerçek taraftar, okurlarım bırak artık yazmayı derse saygıyla karşılarım.