GÜNGÖR ARSLAN'IN AİLESİNİN AVUKATI AÇIKLAMA YAPTI
Güngör Arslan ailesinin avukatı: Bizi şüpheye düşüren haller fazlasıyla var
Gazeteci Güngör Arslan’ın öldürülmesi ile ilgili süreci ailenin avukatı Cahit Çiftçi anlattı. Çiftçi, “Bizi şüpheye düşüren haller fazlasıyla var. Kim ne yapmışsa, ne bir eksik ne bir fazla hak ettiğini alsın. Kimsenin masumiyet ilkesini çiğneyecek derdimiz de yok” dedi.
19 Şubat’ta kendi gazetesinde öldürülen Gazeteci Güngör Arslan cinayetiyle ilgili süreç devam ederken ailenin avukatı Cahit Çiftçi, Arslan’ın öldürüldüğü binada basın açıklaması yaptı. Düzenlenen açıklamaya Arslan’ın eşi Suna Arslan ve kızları Nazlıcan Arslan da katıldı.
“HİÇBİR GEREKÇE YOK”
Avukat Çiftçi yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Katledilen kişi bir gazeteci. Şubat ayı sonu itibariyle vekaletimizi aldık. Dosyadan örnek almaya çalıştık yasal haklarımız çerçevesinde. Kısıtlama kararlarını biliyoruz ama resmi olarak haberimiz yok. Dosya örneğini verin ya da kısıtlama varsa ifadeler, bilirkişi raporlarını talep ettik. Savcılık bu konuyla ilgili olarak birçok talebimize rağmen maalesef reddetti. Neden reddetti? Emin olun hiçbir gerekçe yok. Bu bizi, dosyada birileri mi korunuyor, birilerini kurtarmak için bir çalışma mı yapılıyor? İster istemez bu şüpheye giriyoruz; girmemiz de normal.
“BİZİ ŞÜPHEYE DÜŞÜREN HALLER FAZLASIYLA VAR”
Bu işte bir genç savcı arkadaşımız olmasının dosyaya ne kadar hakim olduğu konusunda düşündürüyor. Olumsuz cevap veriliyor; bunu gerekçelendirmiyor; gerekçelendirme ihtiyacı da hissetmiyorlar. 7 Mart’ta dosyada şüpheli ifadeleri ve bilirkişi raporlarını istedim. Bugün aldım kararı. Sulh ceza hakimliğinin kararında topu taca atmak gibi bir karar. Büyük bir set örülmüş. Ne amaçla örüldü? Arzu etmedikleri bir ifadeler mi girdi, üstteki insanlar ile ilgili bilmiyoruz. Bu ifadeler ile ilgili bilgi sahibi olmamızı mı istemiyorlar? Bunları bilirsek biz de savcılığa destek vereceğiz. CMK bu hakkı bize açıkça veriyor. Savcılık makamı da ‘ben vermiyorum’ diyor. Kısıtlama kararı alabilirsiniz, en doğal hakkınızdır ancak ‘kısıtlamadan muaf belgeler verilir’ diye kanun da var. Bizi şüpheye düşüren haller fazlasıyla var. Kim ne yapmışsa, ne bir eksik ne bir fazla hak ettiğini alsın. Kimsenin masumiyet ilkesini çiğneyecek derdimiz de yok.
“BAŞSAVCILIK MAŞALLAH BÖYLE BİR ŞEY YOK DEDİ”
Sulh cezaya itiraz edeceğiz. Anayasa Mahkemesi’ne gidilecek. Bir, bir buçuk sene öncesinden sonuç almamız mümkün değil ama dosyayı ne hale getirdiler? Etkin soruşturma olmadığı, birilerinin kollandığı sonucu doğurdu. Bugün bütün şüpheli avukatların elinde bu ifadeler var. Bunların hepsi birbiriyle ilişkili, herkes birbirinin ifadelerini de görüyor ancak yasal hakkım olmasına rağmen ben göremiyorum. Dosya etkin bir şekilde yürüsün, aile tatmin olur, biz de mutlu oluruz. Ticaret Odası Başkanı Necmi Bulut çıktı, gözaltına alındı, ifadesi alındı bırakıldı sonra yalanlandı. Sayın Başsavcılığımız maşallah böyle bir şey yok dedi. Ailenin bir talebi var; var olan yasal hakkı neden kullandırmıyorsun, bunun için iki satır da sen açıklama yap. İsmi sıkıntılı geçen arkadaşlarla ilgili anında basın açıklaması yapan savcılık bu konuda sus pus. İyice şüpheye götürüyorlar. Belki de doğru yürüyor ama biz de doğruyu görelim; ‘doğru yürüyor’ diye açıklama da yaparız.
“SAVCI BANA OKUTTURMAK İSTEDİ”
Baro başkanımla da görüştüm; o da bir arkadaşlara yönlendirdi. Sözlü olarak anlatıyoruz o arkadaşlarımız yarım yamalak. Bir avukat arkadaşımız şu anda tutuklu. Haberler yapıldıktan sonra bir hareketlilik var mı? Bizim de deneyimlerimiz var; biz de size destek verelim. Dosya dolu gelsin ki mahkeme yargılamayı daha rahat yapsın; mahkemenin işini kolaylaştıralım. Biz, sadece mevcut yasal haklarımızı kullanarak, kısıtlamaya da riayet ederek biz de katkı sunalım. Niye direniyorlar? Direnince de set örüyorlar önümüze. Bizi ciddi şüpheye düşürüyorlar. Hukuk herkese lazım. Aileye de lazım, şüphelilere de lazım. 10 kişi tutuklu, bu da 10 şüpheli demektir. Gizlilik kararı alındı, doğaldı ama bu var olan kısıtlama kararına rağmen kısıtlamadan muaf şüpheli ifadeleri, bilirkişi raporları var onlar görünmüyor. Savcı bana okutturmak istedi ama ben merakımı gidermek için okumuyorum ki. Alacağım belgeleri Suna Hanım ile Nazlı Hanım ile paylaşacağım. Gazetelerde gördüğümüz ifadeler kısmen teyitli bilgiler ama görmeden de bir şey söyleyemiyoruz. Neler oldu, kim kimle beraber bilemiyoruz. Bizim ciddi şüphelerimiz var.”