“BİZ BİR SİYASİ HAREKET DEĞİLİZ, BİZ SENDİKACIYIZ”
“BİZ BİR SİYASİ HAREKET DEĞİLİZ, BİZ SENDİKACIYIZ”
Türkiye genelinde 3 büyük miting düzenleme kararı alan Hak-İş Konfederasyonunun Kayseri'den sonraki ikinci durağı Kocaeli oldu.
Türkiye genelinde 3 büyük miting düzenleme kararı alan Hak-İş Konfederasyonunun Kayseri'den sonraki ikinci durağı Kocaeli oldu.
(İHA) - Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Ülkemizin yaşadığı bu zorlukların farkındayız ama bu zorlukların faturasını niye sadece biz ödüyoruz? Herkesle beraber ödemeye varız. Biz diyoruz ki çok kazanan çok versin az kazanan az versin. Vergide adalet istiyoruz” dedi.
Türkiye genelinde 3 büyük miting kararı alan Hak-İş Konfederasyonunun Kayseri'den sonraki durağı Kocaeli oldu. Anıt Park'ında işçilerin tek yürek olarak gerçekleştirdiği miting, saygı duruşunda bulunulması, İstiklal Marşı okunması ve Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından başladı. Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, konfederasyonun kurulduğu tarihten bu yana yaptıkları girişimlerden bahsederek sendika mevzuatının değiştirilmesi gerektiğini vurguladı. Arslan, “Emeğimiz, ekmeğimiz, onurumuz, haysiyetimiz için çıktığımız bu yolda bütün engelleri aşarak, bütün baskılara direnerek, bütün engellemeleri yıkarak büyütmeye devam edeceğiz. Zor günler, zorlu günler yaşadığımız sorunlar, sıkıntılar gerçekten bizi zorluyor. Ama biz zorluklarla büyüyerek geldik, baskılara direnerek geldik, 12 Eylül darbesine direnerek geldik, 28 Şubat'a direnerek geldik. Bu mazlumların, bu haksızlığa uğramış kitlenin sesi olmak, onların sorunlarına cevap vermek, onların sesi olmak için meydanlardayız” dedi.
“Biz bir siyasi hareket değiliz, biz sendikacıyız”
Meydanlarda düzenledikleri mitinglerin sebebini açıklayan Arslan, “Ülkemizin yaşadığı bu zorlukların farkındayız ama bu zorlukların faturasını niye sadece biz ödüyoruz? Herkesle beraber ödemeye varız. Son 5 yılda yüksek enflasyon, demin söylediğim krizlerin ve benzeri bir kısım sorunların neticesi olarak 5 yılda milli geliriniz artıyor. Aynı zamanda çalışanlar da yoksullaşıyor. Nasıl oluyor bu? Örnek vereyim; 2024 yılında kişi başı milli gelirimiz 10 binden, 13 bin dolara çıktı. Ama bakıyorsunuz 5 yıl içerisinde büyümeye rağmen emekçilerin, ücretlilerin milli gelirden aldığı pay 30'lardan 25'lere düşüyor. Peki sermaye ne oluyor? Sermayenin 2,50'den 2,55'e çıkıyor. Böyle bir adalet işlemiyoruz. Bu meydanları niye dolduruyoruz? Bizi duyun, bizi anlayın, bizim yaşadıklarımızı bu meydanlardan sizi uyarıyoruz. Kardeşlik hukukumuzun gereği olarak ülkemizi, devletimizi, milletimize olan sadakatimiz olarak milletin, birlik beraberliğini, kardeşliğini, barışını, geleceğini düşünerek bunları yapıyoruz. Biz bir siyasi hareket değiliz, biz sendikacıyız. Onun için bizim sorunlarımızı çözecek olan hükümetimize karşı sorumluluğumuz var. Bu sorumluluğumuzun gereğini yapmak zorundayız. Onun için bu meydanlardayız” diye konuştu.
“Bizdeki vergi sistemi yakaladığını öpen vergi sistem buna itirazımız var”
Ülkedeki vergi sistemi hakkında konuşan Arslan, “Bizdeki vergi sistemi yakaladığını öpen vergi sistemi buna itirazımız var. Biz diyoruz ki çok kazanan çok versin az kazanan az versin. Vergide adalet istiyoruz. Verginin bizim taleplerimiz olarak kriz döneminde yüzde 10 ile sınırlandırmasını istiyoruz. Yüksek belge hepimizin belini büküyor. Vergi dilimlerindeki aralıkları artırın oranları düşürün. Almanya'da bir işçi bekarsa farklı bir vergi oranı ödüyor, evliyse farklı, bir çocuk varsa farklı. Dolayısıyla aile yükümlülüklerine göre orada vergiler değişiyor. 4 çocuğunuz varsa siz vergi indirimleriyle Almanya'da bir ay yaşayabiliyorsunuz. Biz de öyle değil. Bekar işçimiz de 4 çocuklu işçimizde aynı vergi veriyor. Bunu da ortadan kaldıralım istiyoruz” şeklinde konuştu.
“Özel sektörde ne yazık ki sendikal hareket, toplu sözleşme sistemi yok”
Ülke genelindeki bazı özel sektörler sendikal hareket olmadığını belirten Arslan, "Türkiye'de 16 milyon sigortalı işçimiz var, 2 buçuk milyon sendikalı, yaklaşık 1 buçuk milyon toplu sözleşme yapan işçi var. 16 milyonun sadece 1 milyonu toplu sözleşme hakkına sahip onların da önemli bir bölümü kamuda çalışanlar. Özel sektörde ne yazık ki sendikal hareket, toplu sözleşme sistemi hemen hemen yok. O zaman diyoruz ki Türkiye gibi bölgesinde iktidarların seçimle gelip seçimle gittiği bölgedeki tek ülke Türkiye'nin böyle bir çalışma mevzuatı olamaz. Bunu değiştirmemiz gerekiyor. Çünkü sendikal hareketin gücü üç ayrı sorunu çözüyor. Nedir? Eğer bu ülkede sendikal hareket güçlenirse, sendikal hareket büyürse, toplu sözleşme herkesi kapsarsa, kayıt dışını önlüyoruz, iş kazalarında ölenler, iş kazalarında ölüm oranları yüzde birin altına düşüyor. Adil bir gelir dağılımını önemli ölçüde gerçekleştiriyoruz. Sendikan mevzuatı yeniden ve ivedilikle gözden geçirilip engellerin kaldırılmasını istiyoruz. Bu ülke eğer 260 milyar dolar ihracat yapıyorsa biz yapıyoruz. Bu ülke gerçekten üretim yapıyorsa biz yapıyoruz. Bu ülke kaynaklarıyla, imkanlarıyla, potansiyeliyle, insan kaynağı ile gerçekten bunu hak etmiyor. Biz bunu hak etmiyoruz. Türkiye'nin kaynakları, imkanları, potansiyeli, bereketli toprakları, canla başta çalışan emekçileri bu tabloyu hak etmiyor” ifadelerini kullandı.
Öte yandan mitinge, Hak - İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Genel Başkan Yardımcısı Yunus Değirmenci, Hizmet- İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı İdris Ersoy, Hak İş Kocaeli İl Başkanı ve Hizmet İş Sendikası Kocaeli Şube Başkanı Muharrem Subaşı, çok sayıda işçi ve sendika üyesi katıldı.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.